İş kazası emekçinin kaderi değildir
03 Mart 2025 20:42

Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği, İş kazası emekçinin kaderi değildir

Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu, bugün Sabri Yalım Parkı'nda bir basın açıklaması yaptı.

Bahar Özdemir Tüm haberleri

Yapılan basın açıklamasında, ihmaller sonucu hayatını kaybeden ve ağır yaralanan işçilerin haklarını savunduklarını ve bu konuyla ilgili mücadele edeceklerini belirttiler.

Türk Mimarlar ve Mühendisler Odası Başkanı Mehmet Ali Elma konuşmasında iş kazalarının kader değil ihmalden kaynaklı cinayet olduğunu vurgulayarak şunların dile getirdi;

"YETKİLİLER ÜZERİNE DÜŞEN GÖREVİ YERİNE GETİRMELİ"

"Her dönem, her iş cinayetinden sonra tüm kentlerde sesimizi yükseltmeye ve bu konuya dikkat çekmeye çalışıyoruz. Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği olarak, Türkiye genelinde dört bir yanda koordinasyon kurullarımıza bağlı kurumlarımızla birlikte bugün, 3 Mart İş Cinayetleri Farkındalık Günü kapsamında, iş cinayetlerine dikkat çekmek ve bu konuda önlem alınmasını sağlamak için buradayız. "İş güvenliği önlemlerinin artırılması ve iş cinayetlerinin önüne geçilmesi adına emekçi kardeşlerimizin ve halkımızın yanında olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz. Yetkililerin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini buradan özellikle dile getiriyoruz."

"Kıymetli dostlar, bu mücadele yıllardır devam ediyor. Bizlerle birlikte olan ve duyarlılık gösteren herkese teşekkür ediyoruz" dedi.

"İŞ KAZASI EMEKÇİNİN KADERİ DEĞİLDİR"

Bugün 3 Mart 2023, 1992 yılında Zonguldak Kozlu’daki kömür madeni ocağında grizu patlaması sonucu 263 maden emekçisini kaybettiğimiz katliamın 33. yılı.
Madenlerde, fabrikalarda, inşaatlarda, tersanelerde işyerleri çalışanların mezarı olmaya devam ediyor. Her yıl binlerce emekçi çalışırken hayatını kaybediyor. Ülkemizdeki iş cinayetlerine dikkat çekebilmek, insan hayatının, işçi sağlığının ve iş güvenliğinin önemini vurgulamak için 3 Mart tarihi TMMOB tarafından “İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” olarak ilan edilmiştir.

"EKMEK MÜCADELESİ YAŞAM MÜCADELESİNE DÖNDÜ"

Yaşanan onca acıya, yaptığımız tüm uyarılara rağmen gerekli önlemler alınmadığı, yapılması gereken düzenlemeler yapılmadığı için aradan geçen 33 yılda on binlerce kişi, evine ekmek götürebilmek için çalıştığı işyerinde hayatını kaybetti. İşçiler için ekmek mücadelesi yaşam mücadelesine dönerken, kayıtlara geçen rakamlara göre; 2024 yılında en az 1897 işçinin, iş cinayeti nedeniyle yaşamını yitirdiği tespit edildi.

"32 BİNİN ÜZERİNDE EMEKÇİ ÖLDÜ"

Emek sömürüsünün derinleştiği; esnek, güvencesiz istihdamın yaygınlaştığı, emek örgütlerinin etkisizleştirildiği 23 yıllık AKP iktidarı dönemi boyunca toplu işçi ölümleri tarihin en yüksek sayılarına ulaşmış, 23 yılda 32 binin üzerinde emekçi işyerlerinde hayatını kaybetmiştir.

"KÂR HIRSI HAYATLARINA MÂL OLUYOR"

En son yangın faciası yaşadığımız Kartalkaya’da insanlarımız patronların daha fazla kar yapmak için önlem almadığı ve kamu otoritesinin denetim yapmayarak buna göz yumduğu için çıkan yangında hayatlarını kaybetmiştir.
Sadece toplu katliamlar değil, her gün tekil tekil de olsa birçok işyerinde denetimsizlik ve kar hırsı nedeniyle iş cinayetleri yaşanmaktadır. Emekçilerin hayatlarını kazanmak için gittikleri işyerlerini, hayatlarını kaybettikleri yerler haline gelmesi ülkemizin en büyük trajedilerinden birisidir. Denetimsizlik ve yaptırımsızlık sürdükçe iş cinayetlerini engellemek mümkün değildir.

"ELVERİŞLİ KOŞULLARDA ÇALIŞMA HAKKI"

Bu durum mevcut yasal düzenlemelerin iş kazalarını ve ölümlerini önlemekteki yetersizliğinin, ülkemizde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda köklü ve yapısal sorunlar olduğunun en açık göstergesidir.

Oysa “elverişli koşullarda çalışma hakkı” İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde güvence altına alınmış bir haktır. Emeğin yüzlerce yıllık mücadelesi sonucunda benimsenen bu hak, “işçi sağlığı ve iş güvenliği” adıyla tüm dünyada kabul edilen temel bir çalışma ilkesi halini almıştır.

"SİYASİ İKTİDAR KAZAYI ÖNLEMİYOR"

Bu yasayla beraber, işverenin işçi sağlığı ve güvenliğini sağlama yükümlülüğü, Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri (OSGB) adıyla kurulan, irili ufaklı şirketlere bırakılmıştır. Bunun sonucunda da işçi cinayetleri ve meslek hastalıkları hızla artmıştır. 6331 sayılı Kanunu, İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Taşeronlaştırma Yasası olarak tanımlamak daha doğru olacaktır. İşverenler iş yerlerinde iş kazalarına yönelik koruyucu, etkin ve yeterli önlemlerde bulunmadıkları için, siyasi iktidar bu kazaların ölümle sonuçlanacağı bilindiği halde kazaların önlenmesi için yeterli ve etkin denetleme yapmadığından, ayrıca yükümlülüklerini yerine getirmeyen işyerlerine caydırıcı yaptırımlar uygulamadığından doğrudan sorumludur.

"İŞÇİNİN SAKAT KALMAYACAĞI DÜZEN İSTİYORUZ"

Ülkemizde iş cinayetlerinin, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının bu denli yaygın olmasının bir diğer nedeni de, emekçilerin sendikal haklarının baskı altında tutulmasıdır. Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller tüm çalışanlar için kaldırılmadıkça işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda yol almak mümkün olmayacaktır. Sendikasız uzman, sendikasız işçi, örgütsüz bir çalışma yaşamı ile emekçiler tüm olumsuzluklara açık ve savunmasızdır. Bu savunmasızlığa karşı adil yargılanma, örgütlenme, insani koşullarda bir çalışma yaşamı ve işyerlerinde emekçilerin ölmeyeceği, yaralanmayacağı, sakat kalmayacağı bir düzen istiyoruz.


İş cinayetleri ve iş kazalarının büyük çoğunluğunun önlenebilir nitelikte olduğunu hepimiz biliyoruz. Bilimsel ve teknik ölçütler doğrultusunda atılacak adımlarla, göz göre göre “geliyorum” diyen facialara son vermek mümkündür. Ancak bunun için önce insan hayatına ve emeğe değer veren bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir.


"GÜVENCESİZ ÇALIŞMA HİÇBİR EMEKÇİNİN KADERİ DEĞİLDİR"

Bizler, her 3 Mart’ta olduğu gibi bugün de iş kazaları ve iş cinayetleriyle mücadele etmek için sesimizi yükseltiyoruz. Ölüm, yaralanma ve sakat kalma; esnek ve güvencesiz çalışma hiçbir emekçinin kaderi değildir. İnsan onuruna yakışır, güvenli ve güvenceli çalışma hakkımız, mesleğimiz için sesimizi yükseltiyoruz.
"Tüm ülkede, tüm çalışma alanlarında iş güvenliği önlemlerinin artırılması, etkin denetim sisteminin yerleştirilmesi, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının durdurulması için yılmadan mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyururuz" ifadelerini kullandı.

Güncelleme: 03 Mart 2025 21:01
BENZER HABERLER
bemove beyza erenkaya masaüstü
efe vinç
nutat masaüstü
noıx logo yanı
X