
İzmit Fen Lisesi’nde “Proje Okulu” Tepkisi: “Proje Değil, Adalet İstiyoruz”
Kocaeli Eğitim-İş Sendikası, proje okullarında görev yapan öğretmenlerin görev sürelerinin uzatılmaması ve farklı okullara gönderilmesi kararına tepki göstererek İzmit Fen Lisesi önünde saat 13.00’te basın açıklaması yaptı.
Açıklamaya, öğretmenlerine destek olmak isteyen çok sayıda öğrenci ve meslektaşlarına sahip çıkan öğretmenler de katıldı. Katılımcılar, uygulamanın eğitimde niteliği zedelediğini ve liyakat ilkesinin hiçe sayıldığını vurguladı.
“BU BİR PROJE DEĞİL, TASFİYE OPERASYONU”
Basın açıklamasında konuşan Eğitim-İş Kocaeli Şube Başkanı Ersin Tolga Başyayla, proje okullarının, öğretmenlerin hukuki güvencelerini ortadan kaldırdığını ifade etti. Başyayla, 2014’te başlatılan proje okul uygulamasının zamanla içeriğinin boşaltıldığını ve öğretmenler açısından bir baskı aracına dönüştüğünü belirtti. “Öğretmenler kıyıma uğruyor, sürgün ediliyor. Okulların yıllar içinde oluşturduğu iklim yok ediliyor. Öğrenciler, sınavlara aylar kala alıştıkları öğretmenlerinden koparılıyor. Bu, bir eğitim projesi değil; bir tasfiye operasyonudur,” dedi.
“BAKANIN ONAYI, LİYAKATTEN ÖNCE GELİYOR”
Başyayla, proje okulları kapsamında Milli Eğitim Bakanı’nın 80 bine yakın öğretmeni doğrudan atama yetkisi olduğunu belirterek, “Artık öğretmenlerin bilgi birikimi, akademik unvanı, başarı belgeleri değil; yalnızca bakanın onayı önem taşıyor. Bu, mülakat düzeninin bir başka biçimidir,” ifadelerini kullandı.
“KÖKLÜ OKULLARIN KÜLTÜRÜ YOK EDİLİYOR”
İzmir Atatürk Lisesi gibi köklü okullarda onlarca öğretmenin bir gecede görevden alındığını hatırlatan Başyayla, “Norm kadro fazlası bahanesiyle öğretmenler yıllarca görev yaptıkları kurumdan uzaklaştırılıyor. Bu yalnızca hukuksuzluk değil, aynı zamanda okul kültürüne ve eğitimin ruhuna ihanettir,” dedi.
“EĞİTİMİN DEVRİMCİ MİRASI TASFİYE EDİLİYOR”
Eğitim-İş, uygulamanın Cumhuriyet’in eğitim anlayışına yönelik sistematik bir saldırı olduğunu savundu. Açıklamada, “Kırk yıllık bir öğretmeni bir imzayla görevden almak kolaydır. Ama onun öğrencilerinde bıraktığı izleri, hayata dokunuşunu silmek imkânsızdır. Bu öğretmenler Cumhuriyet’in devrimci eğitim mirasını temsil ediyor,” ifadelerine yer verildi.
“ADALET İSTİYORUZ”
Eğitim-İş, Milli Eğitim Bakanlığı’na ve siyasi iktidara çağrıda bulunarak tüm öğretmenler için eşit ve adil bir atama sistemi, tüm öğrenciler için ise nitelikli ve eşit eğitim talep etti. “Bu sadece bir personel değişimi değil; bir hafızanın, bir kültürün ve Cumhuriyet’in eğitim felsefesinin tasfiyesidir” denildi.
“HALK DA SESSİZ KALMIYOR”
Sendika açıklamasında, sadece öğretmenlerin değil, halkın da bu adaletsizliğe karşı ses yükselttiğine dikkat çekilerek, “Köklü okullarda öğrenciler ve mezunlar öğretmenlerine sahip çıkıyor. Bu dayanışma, karanlığa karşı bir umut ateşidir. Ve biz o ateşi birlikte büyüteceğiz” denildi.