
TRT Tarafsızlığını Yitirdi mi? Vergilerle Susturulan Halkın Çığlığı Yükseliyor!
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın teminat altına aldığı ifade özgürlüğü, barışçıl eylem ve düşünce beyan etme hakkı, son dönemlerde artan baskılar nedeniyle ciddi bir tehdit altında. Bu haklarını kullanan yurttaşlar; gözaltı, tutuklama ve işten çıkarılma gibi yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor.Bu endişe verici gelişmelerin en çarpıcı örneklerinden biri ise kamu yayıncılığı misyonunu taşıyan Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) üzerinden yaşanıyor. Anayasaya göre tarafsız yayın yapmakla yükümlü olan TRT’nin, halkın vergileriyle finanse edilmesine rağmen iktidar yanlısı bir çizgiye kaydığı ifade ediliyor.
‘’TRT HALKIN DEĞİL, İKTİDARIN SESİ OLDU”
Kamuoyunda geniş yankı uyandıran açıklamalara göre TRT, farklı düşünen, eleştiren ve anayasal sınırlar içinde boykot çağrısı yapan birey ve sanatçılara ekranlarını kapatıyor. Özellikle boykot çağrısında bulunan sanatçıların projelerden çıkarılması, tarafsız yayıncılığın ciddi şekilde sorgulanmasına neden oluyor.
Açıklamada şu ifadeler dikkat çekiyor:
“TRT, halkın değil iktidarın sesi olmuş, hatta kokuşmuş bir aparata dönüşmüştür. Halktan aldığı vergilerle halkı susturamaz.”
VERGİLERLE SANSÜR MÜMKÜN MÜ?
TRT’nin halktan toplanan vergilerle yayın yaptığını hatırlatan açıklama, kurumun bu bütçeyi halkı susturmak ve tek sesli bir yayın politikası yürütmek için kullanmasını “kamu görevi ihlali” olarak değerlendiriyor. Bu durumun yalnızca ifade özgürlüğünü değil, aynı zamanda kamu kaynaklarının doğru ve adil kullanımını da sorgulanır hale getirdiği vurgulanıyor.
''TRT, CUMHURİYETİN KURUCU İLKELERİNE BAĞLI KALMAK ZORUNDADIR”
Açıklamada TRT’nin yalnızca bir yayın organı değil, aynı zamanda Cumhuriyetin kurucu değerlerine bağlı kalması gereken bir kamu kurumu olduğu hatırlatılıyor. Kurumun ideolojik olarak herhangi bir siyasi görüşün aracı haline gelmesinin, anayasaya aykırı olduğu belirtiliyor.
‘’BU YAYINCILIK ANLAYIŞI MEŞRUİYETİNİ YİTİRMİŞTİR”
TRT’nin mevcut yayın politikası devam ettiği sürece, protesto ve boykotun meşru bir yurttaş tepkisi olduğu vurgulanıyor. Halkın kendisine düşmanlık eden bir kuruma maddi destek sunmak zorunda olmadığı belirtilerek şu çağrı yapılıyor:
“TRT başta olmak üzere tüm kamu kurumlarının yöneticilerine anayasal görevlerini hatırlatıyor, Türk halkının ve Cumhuriyetin yanında cesaretle durmaya davet ediyoruz.”
‘’TRT’YE NET MESAJ: “BU MİLLET TEK ADAMIN TEBAASI DEĞİLDİR”
Açıklamanın sonunda Türkiye halkının özgürlük ve demokrasiye layık olduğu belirtiliyor ve kamu kurumlarının, halkın yanında yer alması gerektiği bir kez daha vurgulanıyor:
“TRT, halkındır. Ve halkın sesi asla susturulamaz.”