Kocaeli Fuarına Kastınız Nedir?
Bu hafta, başta İzmitlileri çok üzen fuarımızı gündeme almak ve bir farkındalığı dillendirmek istiyorum. Daha doğrusu, bu konuda lafını sözünü duyuramayanlara da ses olmak istiyorum.
Bu ülkede akıl sağlığını yitirmeden yaşamak için memleket sevdalısı olmayıp, hak hukuk takmayıp rahat biri olmanız gerekir. Ben onlardan biri olmadığım için kendimi şanslı mı görmeliyim yoksa şanssız mı, bilemiyorum. Ama tansiyonum hep tavan.
Bildiğim bir şey varsa, bilerek veya bilmeyerek elimizdeki yıllara dayalı alışkanlıklarımız, değerlerimiz – hiç kentin yaşayanlarına sorulmadan – hoyratça “Ben yaptım oldu” anlayışıyla yürütülen işler, milletin canını çok sıkıyor. Ben ve benim gibi kent sevdalısı hemşehrilerimizin duygusunu dillendirip sesi olmaya çalışıyorum.
Kenti iyi tanıyanlar, bilhassa kente uzun yıllardır yaşayanlar bilir ki; kent yaşayanlarının çokça anı biriktirdiği Kocaeli Fuarı'ndan bahsettiğimi anlamışsınızdır. Kentin sosyal, kültürel, zaman geçirme anlamında çok yükünü çekmiş; rahmetli Leyla Atakan zamanından kentimize miras kalmış bir değerdir Kocaeli Fuarı.
Yıllardır kentin olurunu almadan, fuarımızı – gençlik ve çocukluk anılarımızı – bir günde kapatıp, “Yıllarca kent bahçesi yapacağız” diye oyaladılar ve hâlâ ortada koca bir sıfır... İki ileri bir geri, hiçbir estetiği bulunmayan sözde işler...
Koca fuar alanı atıl duruyor, koca koca molozlar dışardan görünüyor. Bu da yetmezmiş gibi, bilhassa İzmitlilerin ve nesillerinin alternatifi olmadığı bilinirken, gözbebeğimiz Lunaparkın; gerek işletmecisinin, gerekse ayakta kalmaya çalışan kalan değerleri yaşatan işletme sahiplerinin çabalarına rağmen fuarın kalan son işlevinin de baltalanması çok üzücü.
Nasıl mı derseniz?
Yollar köstebek gibi, Lunapark'a girene kadar ışıklandırma berbat, her yer karanlık. Birileri bu zulmü açıklayacak mı, yoksa “Ben yaptım oldu” olarak mı kalacak?
Bilhassa İzmitlilerin büyük önem verdikleri, anılar biriktirdikleri fuarımızdan ne istiyorsunuz? Kime sordunuz koca fuarı betona gömmeye hakkınız var mı?
Hadi olanı bozdunuz, yıllardır neden yeterli bütçe ayırıp birkaç haftada bitecek işleri bitirmiyorsunuz? Hadi beceremediniz de neden yaz gelip genç genç insanlar korka korka, korku tünelini aşar gibi zorlanarak Lunapark’ın girişini arasın? Karanlık, tenha yerlerden geçsin? Resmen bu zulümdür, eziyettir.
Bir an önce kentimizin ayakta kalan son eğlence alanına lütfen biraz özen gösterin. Eskiden her ilçeden koca otobüsler özel gelirdi fuarımıza. Şimdi gelenler adeta korku testinden geçip karanlıkta el yordamıyla ulaşmaya çalışıyor.
Bu fuar içi yolların, aydınlatmaların bir an önce tamamlanması bekleniyor.
Bu uygun olabilir, olmaması için bir sebep göremiyorum.
Lütfen akıl sağlığınızı koruyun, kendinize iyi bakın.
Bu duygu ve düşüncelerle bu haftaki yazıma burada son verirken, tüm dostlarıma sağlık dolu güzel günler diliyorum.
Kalın sağlıcakla…
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Durdurun bu manyakları! 18 Haziran 2025 Çarşamba
- Sonun Başlangıcı: Fonlar 12 Haziran 2025 Perşembe
- Fuarı bitiremeyenler Metroya başlıyor Şakamısınız siz? 23 Mayıs 2025 Cuma
- Sesi duyan yok mu? 02 Mayıs 2025 Cuma
- Bir "Ohhh" Demek Haram mı Bize 25 Nisan 2025 Cuma
- Bu Gidişatın Sonu Felaket 17 Mart 2025 Pazartesi
- İhanetin bedeli olmaz mı sandınız? 10 Mart 2025 Pazartesi
- Gün, safları sıklaştırma zamanı Tam da bugün! 03 Mart 2025 Pazartesi
- Kıyamet kopmaz, merak etmeyin! 24 Şubat 2025 Pazartesi
- Herkes Muzdarip Ama Ses Çıkaran Yok 17 Şubat 2025 Pazartesi