Büyükakın içini döktü

11 Mart 2024 14:35
Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın içini döktü, 5 yılda yaşanan sıkıntıları tek tek anlatı:“İşlerin hızlı ilerlemesi, huzur ve ahenk için uyum gerekli”

Ne yaptılar sonra, bilen var mı? İşte uyuma geleceğim. Uyumun önemine geleceğim. Uyum yok. Uyumlu olmaya niyet yok. Beraber çalışmaya niyet yok. Aynı şey Fethiye Caddesi’nde yaşandı. Geldiler, dediler ki böyle böyle bir projemiz var. Dedim ki, çok güzel olmuş elinize sağlık. Buyurun ne istiyorsunuz dedim. “Altyapısını siz yapın” dediler. Dedim ki, “Bakın orası canlı kalp gibi. Açık kalp ameliyatı yapılacak orada. Birisi altyapıyı yapsın, diğeri üstyapıyı yapsın. Oradaki esnaf perişan olur. Bu böyle yapılmaz. Bu tek elden çıkmalıdır. Beraber yapalım dedim. Nasıl yani dediler. Ortak proje yapalım dedim. O nasıl oluyor dediler. Yani, ben yapabilirim, beraber yaptık diyebiliriz. Parasını veririm sen yaparsın dedim. Beraber olmaz dediler.”

KİM KİME ENGEL OLDU?

“Bakın yine inkar edecek ama böyle oldu. İnsanlar da dinleyecek ama hikaye bu. Ondan sonra dediler ki, altyapısını siz yapın. Ona da olmaz. Dedik, ya beraber yapalım, ya da parasını verelim siz yapın. O zamanın parasıyla proje 17 milyon TL tutuyor. Altyapısı %10. Altyapının parasını almaya razı oldular. O zamanın parasıyla 1 milyon 700 bin TL İSU verdi. Ve mikrofona çıktılar dediler ki, “İSU’nun yapmadığı altyapıyı da biz yapıyoruz”. Yahu el insaf. Şimdi tersinden düşündüğünüzde, insanlar Büyükşehir Belediyesi büyük ya, engel oluyordur. Aslında işin ahenk içinde gitmesini, huzur içinde işin yürümesini, hızlı bitmesini engelleyen onların bu duruşu ve tutumuydu. İş yapamama, yaptırmama biçimi. Sorun bundan kaynaklandı. Hep bununla uğraştık.”

SMS ATINCA DOĞRU SANILIYOR

“Lütfen anlatın bunları insanlara. Çünkü o belediyenin hattından sms atıyor insanlara. Muharrem’le (Tutuş) bir tartışma yaşıyor, O sms atamıyor ama kendisi İzmit Belediyesi’nin hattından insanlara mesaj atıyor. İnsanlar da dediğini doğru zannediyor. Bunları anlatacağım. Bugün anlatacağım. Siz de anlatın diye anlatacağım. Bunlar önemli. Bakın bir örnek daha vereyim. Bunlar küçük belediye, nasıl engel olabilir ki diyorsanız bir örnek daha vereyim. Bunlar yeni yapılan Huzurevi’ne yerini vermediler ya. Huzurevi bu, huzurevi. İnsan huzurevine bir parça yerini vermez mi? Mecliste aylarca uğraştırdılar. Ama lafa gelince mangalda kül bırakmazlar. Hani o billboardlara yazdığı, “AKP ve MHP oylarıyla engellenen hizmet” var ya. O hizmeti bir de benden dinleyin. Önce meclise geldiler. İki tane arsa satışı için meclisten izin istediler. Dediler ki, şu iki tane arsayı satacağız. Şuradaki arsanın üzerine de kafe yapacağız, Maide Restoran gibi. Meclise geldi. İzin verin yapalım dediler. Arkadaşlar bize de sordu, hizmet yapacaksa verin dedik. Bir sonraki ya da ondan sonraki meclis.. Bir yazı daha geldi. Hani iki arsa satıp, üzerine kafe yapacağız dedikleri yer var ya. Bu kez orayı da satma talebiyle geldiler. Akla ziyan, şaka gibi. Ama bu gerçek.”

BİR BELEDİYE BAŞKANI BUNU SÖYLER Mİ?

“Ve bizi engelliyorlar diye billboardlara girip dediler ki, bunu biz satmazsak emekli olanların tazminatlarını ödeyemeyiz. Kredi istediler. Arkadaşlar onayladı ama onu da onaylamadılar diye yazdılar. Sonra Muharrem Bey (Tutuş) geldi bana grup başkanvekilimiz olarak. “Başkanım, burayı da satarsa elimizde bir şey kalmayacak. Ben bilançolardan da iyi anlıyorum. Bu belediye böyle giderse iflas edecek. Yarın maaş ödeyecek hali kalmayacak, bir tedbir alalım. Bu arsayı siz alın da. Belediyenin elinde mülk kalsın”. Yani bunlar daha önce ne diyorlardı hatırlayın, belediyenin bütün mallarını sattınız, onu sattınız, bunu sattınız. Ama göreve geldiler, belediyenin elinde bir şey bırakmıyorlar. O zaman biz alırız dedik. Muharrem Bey de çıktı, açıkladı. Ertesi gün bize kredi vermiyorlar, sanki ben bankaları arayıp de kredi vermeyin diyormuşum gibi algı yapanlar, bize kredi çıktı diye açıklama yaptılar. Ve daha da kötü olanını söyleyeyim size, Allah bizi namerde muhtaç etmedi dediler. Namert burada ben oluyorum. Ya bir İzmit Belediye Başkanı, Büyükşehir Başkanına namert diye hitap eder mi? Bu nasıl bir üsluptur. Böyle bir üslupla biz bunlara cevap verseydik, huzur kalır mıydı? Onun için Allah biliyor uymadık. Beş yıl sabrettik. Millet gerçek belediyecilikle sahte belediyeciliğin, gerçek belediyecilikle algı belediyeciliğinin arasındaki farkı bu beş yılda gördü. Şapka düştü, kel göründü. Allah’ın izniyle bu salon bunu gösteriyor. Buraya biz genel başkan getirebilir miyiz? Allah muhafaza izdiham olur. Ama onlar genel başkanlarıyla ancak burayı doldurabiliyorlar. Tablo bu. Bu dönem inşallah milletimizin desteğiyle her yerde olduğu gibi İzmit’te de uyumlu bir tabloyu istiyoruz, buna inanıyoruz”.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazarın tüm yazıları
sedat menteş
Kocaeli Beyaz Eşya Servisi
Toyota
Gönül Otomotiv
X