Hepsi Buralı Başkanım
Bugünkü Başkan Recep Durul’un konuşması biraz uzun sürse de, Büyükşehir Belediye Başkanımız verdiği ve vereceği desteklerden bahsetti. “Buralı mısın?” diye Güvenç Kurtar’a takıldı. Evet, babası memur olduğu için Uşak’ta doğmuş ama 11 yaşında İzmit’e gelmiş Güvenç Hoca.
“Öz Kaynaklarımızın Değeri”
İlk şampiyonluk mücadelesi aslında 10 yıl önce başladı. Tüm sezonlara kendi evlatlarımızla, “şampiyonluk” parolasıyla başladık. Bazı sezonlar kıl payı kaçırdık. Ben bu serüveni 1970 yılından itibaren biliyorum çünkü bizim evde bir kaleci yetişiyordu: Müjdat Afşin. Mahalle araları, okul bahçeleri, eski stadın kenarı derken bir gün Müjdat’ı Nasut Kayalı görüyor. Futbola tutkusu olan bu çocuğa “Ellerini uzat” diyor ve ardından ekliyor: “Sen kaleci olmalısın, ellerin çok müsait.”
1966 yılında yaşanan bu hadise, Nezih Gündem, Ferruh Duygu, Avni Kalkavan, Sabri Kiraz, Muhterem Ar ve diğer A takım hocalarıyla birlikte ilerliyor. Bu şehirde bir ilk! 1970 yılında, Müjdat Afşin ilk millî olan futbolcu unvanını alıyor. Bu örneği, birebir şahit olduğum için verdim. Daha sonra millî listeye Sadun Gemici de dahil oluyor.
Aynı mücadeleyi Mahir Danabay, Kamil Öztezer, Zeki Kaya, Ceyhun Güray, Orhan Görsen, Bülent Gemici, Bülent Baturman, Bülent Gürbey, Veli Akbaş, Şeref Şahin de verdi. Şener Dal hocamız da buralıydı ve çok büyük hizmetleri oldu. İlk şampiyonluğu bizlere yaşattılar. Hepsi buralı, Başkanım!
Bu tablodan ders çıkarmadıkça ve yıllardır “Neden yeni efsaneler çıkmıyor?” diye sormadıkça, imkânlar seferber edilmedikçe, buralı futbolcumuz A takımda yer alamayacak. En büyük korkumuz budur! Keşke Tahir Başkanım, İsmet Hoca’ya ve Rafet Kırgız’a, “A takımda neden buralı oyuncumuz yok? Tesis bizden, Vinsan’ı bitirdik, emanet Brunga’daki tesislerin çok daha modern olanını merkeze yapacağız. Kocaelispor Lisesi’ni açıyoruz, daha ne gerekirse yaparız!” diyebilseydi.
45 sene önceki bu gerçek buralı kahramanları, çok anacağız gibi görünüyor.
“İlk Şampiyonluğun İki Kalecisi”
Baha Ün ile gecede yan yana oturduk. Kulağıma eğilip, “Ağabeyin Müjdat, oda arkadaşımdı. Kamplarda çok sohbetlerimiz oldu. Hayatım boyunca onun kadar güzel bir insana rastlamadım. 1998’de cenazesine geldik. Bunca geçen zamana rağmen onu yüzlerce insanla sohbetlerimizde yâd ediyoruz. Mekânı cennet olsun.” dedi.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Sormadan mı Geçelim 28 Nisan 2025 Pazartesi
- Kocaelispor’a kalıcı olmak yakışır 23 Nisan 2025 Çarşamba
- Su uyur, düşman uyumaz 15 Nisan 2025 Salı
- Adana’dan 3 puanı 4 golle aldık 10 Nisan 2025 Perşembe
- Rüzgar bile bizden yanaydı 07 Nisan 2025 Pazartesi
- 33 Bin Kişi Ayakta Maç İzledik 01 Nisan 2025 Salı
- Karışık Duygular 31 Mart 2025 Pazartesi
- Kocaelispor ve Mehmet Açık 21 Mart 2025 Cuma
- Değişen Bir Şey Yok 17 Mart 2025 Pazartesi
- Yakışanı Yaşatmadan Gidemezsiniz 11 Mart 2025 Salı